Kedi için koku alma duyusu hayati bir önem taşır ve çok gelişmiştir. Yeni doğmuş yavru kediler ilk önce bu duyularını kullanır.
Yaşamlarının ilk iki haftasında tamamen kör olan yavrular, yalnızca koku duyulan sayesinde annelerinin memelerini şaşırmadan bulur. Yavrula nn her biri tüm emzirme süreci boyunca, seçtikleri tek bir memeye gitme eğilimindedir. Bu da, koku duyulannm, bir memeyi diğerinden ayıracak kadar geliştiğini gösterir.
Kedinin koku alma hücreleri bir hayli uzmanlaşmıştır. Yine de, avın yerini tespit etmede koku alma değil, görme ve işitme organlan birinci rolü oynar. Koku alma duyusu diğer kedilerin yerini belirlemede ve alan savaşlarında öne çıkar. Kedilerin sert damaklarının tam yukansında, vomeronasal organ (veya Jacobson aygıtı) olarak adlandırılan bir koku aygıtı bulunur.
Silindir şeklindeki bu küçük aygıt, özellikle kızgınlık devresindeki dişileri koklarken seksle bağlantılı tüm kokulann alınmasında ve analizinde kullanılır. Ağız titretmeye benzeyen tuhaf bir hareket, daha çok erkek kedilerce yapılır.
Bu hareket, koku moleküllerini, ağızdan hızla soluyarak vomeronasal organa pompalamaya yarar. Bu süreçte kedi sanki dudaklannı büzüyormuş gibi görünür. Erkek kediler bu hareketi genellikle dişi bir kedinin idranyla karşılaşınca yaparlar.
